Ülkemizde Kuş Serisi neden bu kadar çok sevildi? Neden hala vazgeçilemiyor?

Ülkemizde insanları ikiye ayıran bir konu da Tofaş'ın yıllar önce üretimini durdurduğu Kuş Serisi... Yani Doğan, Şahin, Kartal ve küçük üyesi Serçe. Kimilerine göre Kuş Serisi araçlar üretildiği yıllarda bile teknolojinin çok gerisindeydi ve güvenlik açısından hiç bir şey vaad etmiyordu. Kimilerine göre ise o yıllarda Türkiye'nin şartları buna müsaitti ve o döneme göre gayet güzel araçlardı.

İlk kısım benim savunduğum tarafata değil o sebepten dolayı onlar hakkında yorum yapmayacağım.

Büyüklerimden duyduğum kadarıyla Kuş Serisi o dönemlerde fazla da bir seçeneğin olmadığı ülkemizde döneminin iyi araçlarıymış. İnsanlar Kuş serisi araçlardan herhangi birini alabilmek için sıraya yazılır ve satın aldığı aracı  aylar sonra teslim alırmış. Yerli üretim bir araç için sıra beklenen günlerde ithal araçlar için nasıl bir satın alma süreci olurdu tahmin dahi etmek istemiyorum. O dönemin şartları o dönemlerde kaldı. Gelelim günümüz şartlarına...

Türkiye sınırları içerisinde üretilen en yeni Kuş Serisi araç 2003 modelinin de olduğunu kabul edersek 22 yaşında olmuş oluyor. Yani en genci 22 yaşında demek. Bu da haliyle bir takım kimselerin artık bu araçlar trafikten çekilmeli, trafiğe çıkmamalı gibi söylemlerine neden oluyor. Ancak zevki için binenlerin azınlıkta, zorunluluktan binenlerin çoğunlukta olduğu bir kullanıcı kitlesi var. Çünkü satın alma ve yürütme maliyetleri daha düşük. Bu da araç almak için kısıtlı bütçeye sahip olan insanları kuş serisi araç almaya itiyor. Yedek parça bolluğu ve her yerde ustasının olması sebebiyle insanların birinci tercihi "Kuş Serisi" araçlar oluyor. Genç yaştaki insanlar ise aile desteğinden yoksun kendi çalışıp biriktirerek bir araba alma hayali kurduğu için araba almaya yetecek ilk bütçede tercihlerini "Kuş Serisi"nden yana kullanıyorlar. Buraya kadar anlattığım kısım "Kuş Serisi" araçlara biraz da mecbur olanlardı.

Neden çok seviliyor?

Bir otomobil düşünün ki üzerine takılan her aksesuar yakışıyor ve yadırganmıyor.

Bir otomobil düşünün ki başka hiç bir otomobilde Cengiz Kurtoğlu dinlemek o otomobildeki kadar zevk vermiyor.

Bir otomobil düşünün ki milyonluk arabaların olduğu garajda onun da yeri var.

Bir otomobil düşünün ki Türkiye'nin büyük bir çoğunluğu araba kullanmaya ilk onunla başlamış.

Bir otomobil düşünün ki ailelerle beraber yüzlerce hatırası var.

İşte vazgeçilememesin binlerce nedeni arasından size sayabileceğim bir kaç tanesi.